1. HABERLER

  2. EKONOMİ

  3. Beklenen açıklama sonunda geldi! Son Dakika Yağ fiyatlarının düşeceği tarih belli oldu
Beklenen açıklama sonunda geldi! Son Dakika Yağ fiyatlarının düşeceği tarih belli oldu

Beklenen açıklama sonunda geldi! Son Dakika Yağ fiyatlarının düşeceği tarih belli oldu

Fiyatı hızla çoğalan ayçiçek yağında kısmi rahatlamanın şubat-mart aylarında görülebileceği açıklandı. Bitkisel Yağ Sanayicileri Derneği (BYSD) Başkanı Tahir Büyükhelvacıgil, "Sektör olarak şubat-mart aylarında fiyat düşüşlerinin yaşanmasını bekliyoruz. Tabii bunun için ise ülkedeki döviz hareketlerinin stabil hale gelmesi gerekmektedir" dedi.

A+A-

Bir grup gazetecinin sorularını yanıtlayan Büyükhelvacıgil, Türkiye’de ayçiçeğinde rekoltenin bu sene 1.7 000 000 ton dolayında olduğunu belirtti. Geçen yıl bu oranın 1.3 000 000 ton olduğu ve Türkiye’nin gereksiniminin da ortalama 2.5-3 000 000 ton olduğunu vurgulayan Büyükhelvacıgil, “Bu rekolte ülkemiz adına pozitif bir gelişme.

Ülkemizde yağ arzında bir sıkıntı yok. Tedarik, nakliye ve ulaşım süreçlerindeki bazı sebeplerle ara sıra arzda geçici gecikmeler yaşanılabilir. Ancak, fabrikalarımız kapasiteleri ölçüsünde üreterek, piyasaya yağ arzına devam ediyor” diye konuştu.

HAMMADDELERDE FİYAT ARTIŞI

Çekirdek fiyatlarının 1.5 sene önce 3 000 lira iken, bugün 9 000 lira seviyesine geldiğine dikkati çeken Büyükhelvacıgil, bunun da çiftçilere iki senede iyi bir gelir sağladığını dile getirdi. Sıvı yağda ise hammaddede 1.5 senede 3 kat artış yaşandığını kaydeden Büyükhelvacıgil hemde üretim yaparken kullanılacak olan karton, kapak, teneke gibi yardımcı hammaddelerde Döviz sebebiyle yüzde 100’e varan fiyat artışlarını olduğunu aktardı.

Bunun beraberinde yağlı tohumlarda yüzde 75 oranında dışa bağımlı olunduğunu ve her sene ortalama 3.4 milyar dolarlık ithalat yapıldığını kaydeden Büyükhelvacıgil şöyle devam etti: “Yağ, un, şeker temel gıda maddeleri...

Dünya borsalarında da fiyatları belli. Ülkemizde ve dünyada yağ arzı daima en uygun maliyetlerle yapılır. Çünkü ithalatta da ihracatta da çok kuvvetli bir rekabet var. Rekoltenin en yüksek olduğu Ukrayna, Rusya gibi ülkeler dahi ihracata açık ülkeler. Dolayısıyla fiyat rekabetinde ülkemizdeki sektörün, ihracatı ya da iç piyasayı tercih etme gibi bir lüksü olmaz. Çünkü fiyat ülkemizde olduğu gibi tüm ülkelerde de rekabete açık.

Türkiye’de yurtiçi ve yurt dışı piyasa arasında devletimizin belirlemiş olduğu kesin bir ayrım var. Bu senenin ocak ayında önce ithalat sonra ihracat koşulu getirildi. Böylelikle iç piyasada bulunan rezervlerin korunması ve dengeli bir ihracat hedeflendi. Güçlü bir sektöre sahibiz.

Firmalarımızın üretmiş olduğu ‘Made in Türkiye’ markasını taşıyan ürünlerimiz, dünyaca ünlü. Başta Afrika ve ABD kıtası ülkeleri olmak üzere, pek çok ülkede firmalarımızın ürünleri tercih ediliyor.

Bu pazarlarda pek çok firmamızın markası çok önemli markalar haline gelmiş ve Türk sanayisini temsil ediyor. Firmalarımız haklı olarak pazarlarını kaybetmek istemez. Ancak sanayicimizin önceliği daima ülkemizin gıda arzı güvenliği.”

HABERE YORUM KAT

UYARI: Sizlerin seslerini duyurabilmek için konu ile alakalı yorumlarınızı, görüşlerinizi fikirlerinizi mutlaka yazın.
Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.