''İş-Hayat Seçeneğinde ki Zorluklar'' adı altında 1 ay süresince işçiler aylık kazançlarında farklılık olmadan hafta da 4 gün çalıştılar. Bu süreçte çalışanların verimliliğinde artış, izin ihtiyaçlarında azalma, elektrik ve kırtasiye giderlerinde ki sarfiyatta düşüş gözlendi.

Uzun mesai saatleri bulunan Japonya da insanların bu sistem ile ailelerine daha uzun süreler ayırarak, sosyalleşmenin artması bekleniyor.

2. Dünya Savaşından sonra hızla yaralarını saran, milliyetçiliklerinin yanı sıra disiplin ve çalışkanlıkları ile son yıllar da spor branşlarında başarılar göstermeye başlamış, gelişen sanayiye ve teknolojiye büyük katkılar sağlayarak yaptıkları üretimler ile Japon halkı tüm Dünya’nın takdirini kazanmış, gelişmekte olan ülkelere bir örnek oluşturmuştur. Otomotiv, telekomünikasyon ve elektronikte kendini kabul ettirmiş ciddi pazar paylarına sahip olan firmaları bulunmaktadır.

2013 yılında ağır sanayinin yarattığı hava kirliliği ile de dikkatleri üzerine çeken ülke 127 milyon nüfusa sahip ve iş gücü eksikliği de yaşanmıyor. Uzun mesai saatlerine rağmen 100 yaş üstüne çıkan insanlarında en fazla olduğu ülke Japonya. Hükümetinde desteklediği bir politika olan mesai günlerinin yeniden düzenlenmesinin nasıl sonuçlar verceği, sistem ülke geneline yayıldığında daha belirgin olacaktır.

İngiliz İşçi Sendikaları teknolojiyi etkin kullanan firmaların çalışma sürelerini düşürmelerinin iş verimliliğini düşürmeyeceğini savunuyor.