Konuya ilişkin olarak İçişleri Bakanlığı tarafından hazırlanmış ve daha öncesine yayınlamış olduğu genelge de trafikte bulunan sürücüler için psikoteknik ve muayene raporu ile ilgili belirtilen süre bugün itibari ile tamamlanıyor. Trafik polisleri 26 Haziran sabahı itibari ile trafikte psikoteknik ve muayene raporu denetlemesi yapmaya başlayacak ve uygulamaya uymayan sürücüler için cezai işlem uygulanacak.

Bu Sabah Denetimler Başladı!

26 Haziran itibari ile İçişleri Bakanlığı tarafından yapılan uygulama gereğince ticari, yük, yolcu yahut eşya taşımacılığı yapmış olan sürücülerin psikoteknik ve muayene raporunu alması zorunlu. 1 Ocak itibari ile başlamış olan uygulama içişleri bakanlığının hazırlamış olduğu genelge itibari ile 26 Haziran gecesi ile son bulacak yarın itibari trafik polis tarafından denetlemelerle kaçta işten sürücüler de raporsuzluk olmaması halinde 1083 TL para cezası kesecektir.

Psikoteknik ve Muayene Raporu Nasıl Yapılıyor

Psikoteknik ve muayene testi uzman psikologların eşliğinde yapılmakta olan bir testtir. Toplam süresi 60 ila 90 dakika arasında değişkenlik gösteren testin sürücüler için trafikte önem arz edici derecede önemlidir. Sürücülerin psikoteknik ve muayene raporunda trafikteki dikkatleri, hızları, algıdaki seçicilikleri, hız mesafesi gibi trafikte önem arz eden konulardaki tahminleri gibi çeşitli sorular var.

Var olan konular gereğince deneyimler ve bilgiler ölçülmektedir. Alanında uzman psikologlar tarafından uygulanan testi geçemeyen sürücüler ticari araç kullanmaktan tam anlamıyla bir men edilme durumuyla ve de 90 gün sonra yeniden teste başvurmak gibi bir hak daha tanınmaktadır. Teste katılmış olan sürücüler için toplamda 12 test uygulaması gerçekleşiyor.

Türkiye’de şu an itibari ile 2.2 milyon gibi bir rakama sahip ticari araç sürücüleri bulunmaktadır. Alınan son bilgiler ışığında henüz psikoteknik ve muayene testini uygulamayan 800.000 ticari araç sürücüsü bulunuyor.

Bunları Yapmayana Araba Yok…! Yargıtay'dan İkinci El Araç Satışı İle İlgili Emsal Karar Geldi!

İkinci el fiyatlarının korona virüs salgını ile bir hayli artış gösterdiği dikkatleri çekiyor. Bu durum karşısında Yargıtay milyonlarca araç sahibi olan kişileri ilgilendirecek emsal nitelikte olan bir karar verdi.

Yüksek mahkeme içerisinde alınan karara göre piyasa değerinden daha ucuza olan araçların pert kayıtlı olduğuna inanılmasının yanlış bir durum olduğu dikkatleri çekti. Ağır hararı aracı herhangi bir bilgilendirme yapmadan ya da dolaylı yollar ile habersiz bir şekilde vatandaşlara satmanın yasal bir durum olmadığı karşısında hüküm getirdi.

Bursa Tüketiciler Derneği Genel Başkanı Sıktı Yılmaz milyonlarca araç sahibini ilgilendiren bu konu hakkında gerekli bir  açıklamada bulundu. Bu açıklama sırasında; araç satışları ile ilgili derneklerine çok fazla şikayet geldiğini dile getirdi. Bu noktada özellik ile de son dönem içerisinde faizlerin korona virüs süreçlerinden dolayı çok fazla aşağı çekilmesi yoğun bir alım satım durumlarını da beraberinde getirdi. Bu işlemlerde ise aslında müşterinin mağdur olmasına izin vermemek adına dikkatli olmaları gerektiğini ve bu şekilde birçok satışın yer aldığına karşı dikkatleri çekti.

Medeni kanun içerisinde yer alan ikinci maddeye göre satıcıların dürüst bir şekilde satış yapmak ile hükümlü oldukları dikkati çekiyor. Bu neden ile ister sıfır ister ikici el araç satışı olsun yine de satıcıların araçları içerisinde olan tüm bilgiyi tüketicilere net bir şekilde aktarması gerekiyor. Aksi halde aracın iadesi ya da kullanılan parasının yasal faiz oranı ile beraber ödeme zorunluluğu gelebilir durumlarına değinildi.

Üründe Ayıp Varsa Satıcıların Söylemesi Gerekir

Araç satışı sırasında alıcılar her şeyi biliyor olarak düşünerek hareket edilmemeli. Bu ihtimallere bakmak yerine satanın sorumluluğu açısından ne gibi ayıpları var ise bunları aktarması gerektiğine dair değinmeleri ile Yılmaz açıklamada bulundu. Bu açıklama sırasında satıcı ürünün ayıbı varsa bunları söyleyerek satışı gerçekleştirmesi gerektiği, aksi durum söz konusu olursa bu fiyat üzerinden tüketiciyi sorumlu tutma hakkı kabul edilmeyecektir. Bu durumun hukuki açıdan da doğru sonuç getirmeyeceğine dair dikkatli olunması gerektiğini aktardı.